15 Ekim 2009 Perşembe

Karanlıktakiler (2009)


Çağan Irmak'ın son filminde 30'lu yaşlarındaki Egemen ile aynı evde yaşadığı ciddi psikolojik sorunları olan annesi Gülseren'in hikayesi var...

Ana karakterin ismi neden Egemen? diye aklıma takıldı hemen... Anlatılan aile yapısının (Gülseren'in) çocuğa böyle bir isim vermesi ilginç geliyor.. Özensiz bir seçim mi diye düşünüyorum.. Belki bir bulamadığım anlamı vardır..Türkiye'deki egemen toplumun "kol kırılır yen içinde kalır" mentalitesi ile kırık hayatları tekrar tekrar kararttığını mı söylüyor bize Çağan Irmak?

Evin karanlığı ve antikalığı ile reklam ajansının tam zıt şekilde aydınlığı ve modernliği dikkat çekici...Evde insanın ruhu daralıyor, ajansta çalışanlar arasında gerilim olsa da kendini çok daha iyi hissediyorsun... Filmin sahneleri bir şekilde seni içine çekiyor ama, bazı izleyiciler "ben oraya oraya girmek istemiyorum" diyebilir:)


Meral Çetinkaya'nın oynadığı zor rol oskar alan/almak isteyen oyuncuların soyunduğu cinsten..Başarılı... Ama gerçekten filmde insanın içini sıkan bir hava var... Özellikle de Çetinkaya'nın oynadığı anne ekrana geldiğinde... Erdem Akakçe'yi de Egemen rolünde beğendim...

Hal böyleyken atmosferiyle Türk seyircisinin ilgisini çekebileceğini pek sanmıyorum...Babam ve Oğlum ile Issız Adam'ın reklamını seyirci yapmıştı...Karanlıktakiler'in olumsuz reklamını yine seyirci yapacak demektir ve gişede tahminim bir Issız Adam'ın yarısına ulaşması sürpriz olur şeklinde...

Egemen'in İstanbul'daki yalnızlığı ve buna bulduğu çözüm ise bazı işkolik vakaları açıklar nitelikte...Tanıdık geldi... Zaten Çağan Irmak'ın başarısındaki sır da bu bence... Filmlerindeki bişeyler çok tanıdık, çok yakın geliyor insana...

Filmi işten çıktıktan sonra izledim...Belki farklı bir zaman diliminde izlenmeliydi...

Takip Et

& Comment

0 yorum:

Yorum Gönder

 

Copyright © 2015 Seyred™ is a registered trademark.

Designed by Seyred. Hosted on Blogger Platform.