17 Kasım 2009 Salı

Bornova Bornova (2009)


Bornova Bornova filmi "bizim Bornova'da geçiyor"...
Yönetmen İnan Temelkuran'ın ikinci filmi. Öner Erkan, Hakan rolünde. Kadir Çermik Salih'i oynuyor. Damla Sönmez ise Özlem'i canlandırıyor...

Ara sokakta bir bakkal... Neresi olduğunu bir dolaşayim bulurum iki dakikada... Eski terminal kafe'nin oldugu yer; Dunlop lastikçi... Lastikçinin olduğu binanin giriş kapisinin önü. Yandaymiş kapi...

Büyükpark, Bornova Anadolu Lisesi... Suphi Koyuncuoğlu Lisesi'ne doğru Bornova Merkez'den giderken, ara sokakları seçersen görecepin daryollar... Levanten evlerinin çevresi yani... Komple Bornova… Bu arada filmde bi acayiplik vardi… Dunlop lastikçinin olduğu apartmanda oturuyor kız... Evin penceresinden deniz görünüyor... Halbuki o apartmandan deniz görünmez... Yönetmen belki de, İzmir'i anlatan bir görüntü vermek istemiş…

Oyunculuklar harika ve doğal… İnandırıcı… Diyaloglar da öyle… İzlenmesi tavsiye edilir… Çok beğendim.

Hakan futbolcu olma hayali ile yaşarken ayağı kırılmış, futbol hayatı bitmiş. Bir süre sonra askere gidiyor… Asker dönüşü kendisini bekleyen meslek taksicilik. Bu dönemde çocukluk arkadaşı Salih ile arkadaşlık yapıyor… Salih serseri kelimesinin hafif kaçacağı bir adam, liselilere uyuşturucu satıyor…

Hakan filmin femme fatale’si Özlem’e yanıyor… Salih, müşterisi olan bu kızı tanıyor ama, Hakan çok saf bir adam, bir süre ne olup bittiğini anlamıyor...

Murat ise üçüncü adamımız… Felsefe okuyarak ömrünü tüketmiş, evinde seks dergilerine erotik hikaye yazarak yaşamını kazanıyor… Hakan’ın Murat’tan merak edip dinlediği bir hikaye gerçeklerle yüzleşmesini sağlıyor…




Filmin 1995 yapımı, dilimize Protesto olarak çevrilen La Haine ile karşılaştırmasını yaparak yazımı bitirmek istiyorum:

Ikisi de yoksul mahallede geçiyor… La Haine varoş filmi.

Ikisinde de üç erkek var. Rollerin önemli kismini paylaşan... La Haine'deneredeyse kadından eser yok… Bornova'da femme fatale var.

Filmdeki karakterlerin önemli kısmı uyuşturucu kullanıyor.

Filmde kullanilan silahlarin bir hikayesi var... Protesto'da tabanca,Bornova'da bicak… Filmin göbeğine yerleşiyor…

Ikisinde de önemli bir karakterin ölümü var.
Iki film de yönetmenlerinin ikinci filmi… Hatta oyuncularin da öyle… Çünkü yönetmenler asağı yukarı ilk filmdeki ekiple devam ediyorlar...

Bornova Bornova'nin göz kırptığı filmlerden biri Tanrı Kent, diğeri La Haine olabilir… Özellikle La Haine'ye cok benziyor…

Iki filmde de bira reklami var. (Gizli reklam denen cinsten ama izleyicinin gözünden kaçmayacak kadar net)Yonetmenlerin ikisi de olayin gectigi yerleri oyle ya da boyle biliyorlar..Yani yasam nasil, konuşmalar nasil, insanlar ne yer ne icer? Sorunlari nedir?

Iki filmde de sağlam küfürler var ve çokca...

Iki filmde de diyaloglar cok gercekci...Yasamdan firlamis..Ama Bornova Bornova'da bu hissiyat bana gore daha fazla... La Haine kurgu, Bornova Bornova ise yaşamdan kolaj.

La Haine'de sekanslar cok uzun... Yönetmen kesmeyi sevmiyorum diyor mesela... Bornova Bornova icin de ayni seyi soyleyebiliriz... Diyaloglar uzayip gidiyor... Sahnelerin kesintisiz oldugunu dusunuyorum. Yeniden izlemek lazım.

Iki filmin yonetmeni de, topluma açık ve net bir mesaj verme amacıyla oturup yazmislar hikayeyi... Mesaj kaygilarini da cok açikca belli ediyorlar ve amaclarina ulasiyorlar…

La Haine'nin uyarisinin ise yaramadigi anlasiliyor...Fransa'nin varoslari hatirlarsiniz filmden yillar sonra sehrin altini ustune getirmisti...Bornova Bornova'nin uyarisi da bir ise yaramayacak maalesef… Lümpen ve amaçsız nüfus giderek artiyor...

Iki film de cok ucuza mal olmustur..Maliyet odakli yapilmis...La Haine'nin siyah beyaz olmasinin onemli nedenlerinden biri de maliyetmis.. en pahali sahne sanirim helikopterle cekilen sahne...

Ikisinde de oyunculuklar sağlam... Ben yine bu konuda da Bornova'yı daha çok sevdim…

Takip Et

& Comment

0 yorum:

Yorum Gönder

 

Copyright © 2015 Seyred™ is a registered trademark.

Designed by Seyred. Hosted on Blogger Platform.